NUTRİTİON


Düşük karbonhidratlı diyetler kalp sağlığına zararlı olabilir mi

Çalışmalar düşük karbonhidrat, yüksek protein diyetlerinin, yüksek karbonhidrat yada karışık diyetlerden daha fazla kilo kaybettirdiğini göstermiştir. Yüksek protein diyetleri genellikle doymuş yağ açısından zengindir ancak birçok sağlık uzmanı bunların uzun dönemdeki getirisinden endişe ediyorlar. Harvard Genel Sağlık Okulunun 82000 kadın üzerinde yaptığı diyet ölçümü araştırmalarına göre kalp hartalıkları şeker tüketen kadınlarda daha fazla protein yiyenlerden 3 kat fazla görüldüğü izlenmiştir. En sağlıklı dietler karbonhidrat kompleksi , bitkisel proteinler ve bitkisel yağlardan oluşanlardır. (Ör: akdeniz diyeti) Protein ve yağ açısından yüksek ve düşük karbonhidratlı diyetler kadınlarda korner arter hastalıkları arttırmamıştır. Sonuç olarak bitkisel yağlar ve protein açısından zengin diyetler kadınları kalp krizi riskinden korumaktadır. (New England Journal Medicine,355:1991-2002,2006)

Daha Çok Gelişme Çağındaki Kızlar Diyet Haplarına Yöneliyor

“Protect EAT” Minnesota Universiresinde okul çağındaki çocuklarda egzersiz ve diyet üzerine kurulmus büyük bir araştırma birimidir. Raporlarına göre ABD’deki okul çağındaki kızların yaklaşık %50 si 5 yaşından beri diyet ilaçları kullanıyor. Asıl problem ise universite yıllarında başlıyor: 19 – 20 yaşlarındaki genç kızların yaklaşık %20 si diyet ürünleri kullanıyor. %60 dan fazlası ise son derece sağlıksız zayıflama metodları olan ishal edici ilaçlar, kusmak, öğün atlamak ve diyet hapları kullanıyor ve bunların %20 den fazlasında çok ciddi beslemne bozuklukları gözlenmektedir. Çoğu lise öğrencisi haftada 4 saatten az egzersiz yapmaktadır.Bu kızların çoğunun vücut görünümünde ve kilosunda problem vardır. Gelişim çağındayken ailerler gençlerin rutin fiziksel aktiviteleri ve beslenme alışkanlıkları konusunda yardımcı olmalıdır. (Press release, University of Minnesota, October 30, 2006)

Yumurta Kilo Kontrolune yardımcı oluyor

1950''lerde jambon-yumurta kahvaltısı temel Amerikan diyetlerinden birini teşkil etmekteydi. Yumurta ideal bir besin olarak görülüyordu -her biri 6 gram protein, 4 gram yağ (kolestrol dahil) ve 1 gram karbonhidrat içermektedir. Ayrıca birçok vitamin ve mineral barındırmaktadır. Ne yazık ki 50''lerde insanlar kalp yetmezliğinden kırılmaktaydılar. Bilim insanlarının yüksek kolestrol ile kalp hastalıkları arasındaki ilişkiyi tespit etmesiyle de Kolestrol zengini yumurtalar gözden düştü. Yıllar boyunca Amerikan Kalp Vakfı insanlara haftadan dört yumurtadan fazlasını tüketmemeleri gerektiğini duyurdu. Yeni araştırmalar, günde bir yumurta tüketmenin kolestrol seviyesini artırmadığını belirtiyor. Ayrıca bu çalışmalar kolestrol seviyesini artırmada diyetsel kolestrolün, vücudun kendi kendine oluşturduğu kolestrolden daha az önemli olduğunu ortaya koydu. Yumurta ayrıca kilo vermeyi kolaylaştırıyordu. Louisiana Üniversitesinde yapılan bir çalışma, 8 hafta boyunca günde iki yumurta yiyen obez kadınların, kontol altında tutulan deneklerden %65 daha fazla kilo verdiği ve bellerinin %83 daha fazla inceldiğini ortaya koydu. Yumurta açlığı yokederek yağ alımını ve kısa süreli atıştırmaları da engelliyor. Kararında bir tüketim kardiovasküler hastalık riskini artırmıyor. (Paper Presented at Experimental Biology Annual Meeting, May 2007

Düşük Kalorili Dietler Kemik Kaybını Arttırıyor

Kemik yoğunluğu, kadınlar 20lerinde iken doruktadır. Fiziksel aktivitesizlik ve kötü beslenme reşit kadınlarda kemik kaybına yol açar. Bu kayıp hayatın gelecek günlerindeosteoporoza ve kemik kırılmalarına yol açar. Yo-yo diyetleri (kilo kaybetme ve kazanma çemberleri) kemik ağırlığı kaybına sebep olabilir. St. Louis deki Washington Üniversitesi Tıp Fakültesinin yaptığı araştırmalara göre, egzersiz yaparak kilo kaybeden kadınlar kemik ağırlığını korurken, egzersiz yapmadan kilo veren kadınlarda çeşitli ölçülerde kemik kaybı gözlemlenmiştir. Diyet yapanların ağırlıklı olarak, kalça ve omurga bölgesinde kemik kaybının olduğu ortaya çıkmıştır. Kadınlar kilo verirken kemik ağırlıklarını korumak için egzersiz yapmalıdır. (Internal Medecine Arşivleri, 166-2502-2510,2006)

Düşük Karbonhidrat Diyetleri Kilo Kaybını Arttırır

Kilo vermenin en iyi yolu karbonhidrat tüketimini azaltmaktır. Genlerimiz, özellikle her Amerikalı’nın evine yürüyüş mesafesinde olan fast-food restoranlarındaki yiyecekler için programlanmamıştır. İnsanoğlu, var olan yağ depolarını korumak ve az enerji tüketmek üzere yaratılmıştır.Vücudunuzdaki yağ miktarı az da olsa, beyin, sinirler,kan hücreleri ve kaslar, karbonhidratı yakıt olarak kullanırlar.Karbonhidrat tüketiminin azaltılması ile vücut, yağ depolamayıp yağ kullanımına başlar.Duke Üniversitesi bilim adamları yaptıkları çalışmalarda, düşük karbonhidratlı diyetlerin metabolizma üzerindeki etkilerini incelemişlerdir.Günlük 50-150 gramlık karbonhidrat alımını ‘Düşük Karbonhidrat Diyeti’ olarak tanımlamışlardır.Karbonhidrat kısıtlamasında vücut, kan şekeri yerine yağ ve keton kullanımına başlar.Ketonlar, yağın tamamının parçalanmamış halinden oluşan asitli kimyasallardır.Zindelik hissi yaratırken, kötü nefes ve iştah kaybına yol açar.Yapılan 6 farklı çalışmada, düşük karbonhidrat diyetlerinin kilo kaybını 2’ye katladığı görülmüştür.Düşük karbonhidrat ile düşük yağ diyetlerinde görülen kalp hastalıkları riski hemen hemen aynıdır.Düşük karbonhidratlı diyetler, iştahı azaltır, kilo kaybını destekler ve sağlığınızı korur.( American Journal Clinical Nutrition, 86:276-284, 2007 )


Cla Uyku Sırasında Yağ Yakımına Yardımcı Olur

CLA (conjugated linoleic acid), et, peynir, ve süt ürünlerinde bulunan ve yeryüzündeki en etkili kilo verdirici destek ürün olarak kabul edilen yağlı asittir. Hemen hemen her ay, bilim adamları, yağları kırdığı ve yeni yağ oluşumunu engellediği ile ilgili yazılar yayınlamaktadır. Wisconsin-Madison Üniversitesi’nde yapılan bir çalışma, CLA’nın uyku sırasında yağ kullanımını arttırdığını göstermiştir. 48 kadın ve erkeğe 6 ay boyunca, günlük 4 gram CLA ya da sahte CLA vererek, gündüz ve geceki yağ kullanımını ölçtüler. CLA uyku sırasında yağ kullanımını %10 oranında arttırırken, gün içinde de daha fazla yağ yakımına doğru bir eğilim gösterdi. CLA, yakıt olarak kullanılan yağ tipini etkilemedi. CLA grubundakiler 1 kilo yağ kaybederken, kontrol grubundakiler 450 gram aldılar. CLA’dan çok yüksek yağ kaybı sağlaması beklenmemelidir. Yine de, vücut yağınız gözle görülür şekilde azalacaktır, özellikle diyet ve egzersiz yapıyorsanız. Deneklerin günde 4 gram destek aldığını unutmayın. Daha az alırsanız aynı etkiyi göstermeyebilir. (American Journal Clinical Nutrition,86:797-804,2007)

Düşük Karbonhidrat Diyetleri Ve Performans

1960’lı yıllarda, İsveçlilerin yaptığı ilk kas biyopsisi ile ilgili çalışmalar ve sonrasında yapılan bunu destekleyen araştırmalar, karbonhidratların yüksek enerji sağlayan bir yakıt olduğunu göstermiştir. Düşük karbonhidratlı diyetler dayanıklılığı düşürür. Yağ oranı yüksek, karbonhidrat oranı düşük diyetlerin, koşu, bisiklet, kürek, tırmanma ve yüzme sporlarında zaman içinde yorgunluğa sebep olduğu görüldü. Fiziksel aktivite öncesi alınan ekstra karbonhidrat, kaslardaki ve karaciğerdeki glikojeni arttırarak bizi dayanıklı kılar. Yine de, atletik başarı için vücut kompozisyonumuzun da önemli olduğunu unutmayalım. Kısa sürede yağ kaybetmek için en iyi yol düşük karbonhidrat içeren diyetlerdir. Düşük karbonhidrat diyetleri dayanıklılık performansını azaltırken, yağ kaybetmenize yardımcı olur, bu da performansınızı arttırır. Önemli düşük karbonhidrat diyetlerini ne zaman kullanacağınızı bilmektir. (Current Sports Medicine reports, 6:225-229, 2007)

Kilo Verirken Kemik Kütlenizi Kaybetmeyin

Kadınlarda kemik kütlesi gençken ve 20’li yaşlarda tepe noktasındadır, sonrasında kademe kademe azalmaya başlar. Düzensiz adet, kötü beslenme ve egzersiz azlığı kemik kaybını hızlandırır. Rutgers Üniversitesin’den,Claudia Riedt yönetimindeki araştırmacılar, menopoz öncesi aşırı kilolu kadınların yeterli kalsiyum aldıklarında, kemik yoğunluğunu kaybetmeden kilo vermeyi başaracakları sonucuna vardılar. Kadınlar 6 ayda, diyet ve 1000mg (normal miktarda kalsiyum alarak) veya 1800mg (yüksek miktarda kalsiyum alarak) vücut ağırlıklarının %7’sini kaybettiler. Yüksek kalsiyum alan grup araştırma sırasında en çok kiloyu kaybetti. Bu da yüksek kalsiyumun kemik kütlesini koruyup menopoz öncesi kadınlarda kilo kaybını destekleyeceğini göstermiştir. (American Journal Clinical Nutrition, 85:972–980, 2007)

Obezite Diş Sağlığını Tehdit Eder

Diş doktorları her zaman dişlerinize iyi bakın yoksa size geri dönüşü kötü olur der. Dişleri fırçalamak, diş kaybını ve diş eti hastalıklarını önlerken; obezite, bağışıklık sisteminin dişeti ve kemikleri yok eden oral bakterilere karşı savaşma kapasitesini azaltır. Boston Üniversitesi, School of Dental Madicine’da yapılan bir araştırma, obez farelerin zayıf olanlara göre dişeti hastalıklarına neden olan bakterilere karşı daha az direnebildiğini gösterdi ve ağızlarındaki kemik kaybı, obez olanlarda daha fazlaydı. Kuvvetli bağışıklık sistemi, sağlıklı dişler ve dişeti için çok önemlidir. (Proceedings National Academy of Sciences, in pres; published online december 17,2007)

Egzersiz Ve Kilo Kaybı Kalp Hastalıkları Riskini Azaltır

Amerika obezite problemi ile savaşırken, bazı eyaletlerde nüfusun %30’dan fazlası obez, %65’i fazla kilolu durumda.%90’dan fazlası ise kilo verip, 1 sene içinde tekrar almaktadır. Kilo kaybı genellikle kalp hastalıkları riskini azaltırken, sağlık uzmanları bunun en iyi yol olduğu konusunda onay vermemektedir. St.Louis’de bulunan Washington University School of Medicine ‘ın yaptığı bir araştırma, 1 senelik kalori sınırlaması veya direnç egzersizleri, kilo kaybı ve kalp hastalıkları riski, ortalama 57 yaş civarındakilerde eşit değişiklikler gösterdi. Denekler 3 gruba ayrıldı: 1.grup günde 300 kalori eksik alırken, 2.grup günde yaklaşık 1 saat egzersiz yaptı. 3.grup ise sağlıklı yaşam ile ilgili talimat aldılar. Kalori sınırlaması ve egzersiz yapan grup %23’den daha fazla yağ kaybedip, LDL kolesterol, kolesterol ve C-reaktif protein(iltihap belirtisi) değerlerinde iyileşme görüldü. 3.grupta ise kilo kaybı ve kalp hastalıkları riskinde azalma olmadı. Egzersiz grubunda yağsız kas oranında artış olurken, diyet yapan grupta azalmıştır. 1 yıllık egzersiz ve kalori sınırlaması programı kalp hastalıkları riskini eşit olarak azaltırken, egzersiz grupta yağsız kas artmış, bu da hem görünüş hem de yaşam kalitesini olumlu etkilemiştir. Sağlıklı yaşam tavsiyeleri alan grupta ise uygulayacakları bir program olmadan pozitif etki alamadıkları görüldü. (American Journal Physiology Endocrinology Metabolism,in press; Published online March 27,2007)

0 yorum:

Yorum Gönder

Nekadar bilinçli yaşıyoruz ?

HEALTH IS HEALTH

GÜNLÜK YAŞAMDA GÖLGELEDİĞİMİZ AYRINTILAR

About me

istanbul, Türkiye
I am ambitious ,cheerful ,hard working ,genius,insatiate ... In love be like the sun, in friendship and brotherhood be like a stream, in covering the faults be like the night, in humility be like the ground, in anger be like a dead person, be whatever you might be, either look like what you are or be like the way you appear...
Powered By Blogger